Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Geçiciliği hatırla

Geçicilik denince aklınıza ilk

Geçicilik denince aklınıza ilk gelen ne oluyor? Hiç düşündünüz mü bunun üzerine?
Yıllar önce, nefesle ilgili katıldığım bir çalışmada gözlerimiz kapalıyken başımdaki eğitmen “ geçiciliği hatırla” telkinini kulağıma söylüyordu.
Geçiciliği hatırla…
O zaman çok da bir anlam ifade etmiyordu benim için.
Bir taraftan düşündüğümde çok özgürleştirici bir his bunu düşünmek, diğer taraftan da hüzün verici…
Sonlu olduğunu bilen, idrak eden tek canlı olan insanoğlu, bunu yok sayarak yaşayabilen en becerikli ve tek canlı da aynı zamanda…
Zaten diğer türlüsü çok da mümkün olamaz.
Şu an her nerede, hangi his içindeysen geçici…
Üzgünsen, çok heyecanlıysan, hüzünlüysen, bedeninde bir yerin ağrıyorsa, birine kızgınsan, içinde sıkıntı varsa, bir konuyla ilgili kaygılıysan, çok huzurluysan, umutsuzsan…
Hepsi geçici…
Tabi insan evladı güzel olan, ona iyi gelen bir his içindeyse bunu idrak etmesi keyfini kaçırabilir de; içinde barındırdığı his, acı veya türevleriyse iyi gelebilir bunu duymak…
Eğer an itibarı ile yanınızda iyi hisler içinde olmayan biri varsa, eğilin kulağına ve fısıldayın
“Geçecek, çünkü her şey geçici” deyin, biraz da tevekkül içindeyse görün enerjisinin dinginleştiğini, yükseldiğini…
Yakın bir arkadaşım gözünden bir operasyon geçirmeden önce telefonda konuştuk, elinde olmadan çok kaygılı olduğunu ifade etti. Bu kaygının da geçici olduğunu, bir süre sonra hatırlanmayacağını aslında ikimiz de biliyorduk ama o anın o duygunun içinde, zihnin hep konuşması ve olumsuza doğru çekiştirmesinin de gelip geçmesine izin vermek gerektiğini hatırlamakta fayda var.
Eşyanın, maddenin geçiciliğinden bahsetmiyorum bile. Bu dünyada toz zerresinden gözün görmediği uzaklıktaki topraklara kadar bize emanet edilenlerin sadece emanetçisi olabiliriz, sahibi olduğumuzu sanırız sadece…
Geçici olduğunu kendine hatırlatmak demek değil ki, bu dünya düzeni içinde köklenmemek.
Elbette köklenmek, ait hissetmek lazım, başka türlüsü olmaz, eyvallah.
Anlatmak istediğim geçici diye öylece durmak, çabasızlık ve sürekli bu tek gerçek bilgiyle yatıp kalkmak değil.
Olayı abartıp her neysen her kimsen, her neye sahipsen ya da sahip olduğunu sanıyorsan diyeyim, bu sahiplendiğin duygular ve kendi kendine yazdığın hayatınla ilgili senaryolar da olabilir, bunların hepsinin aslında yanılsama olduğu hatırlamak arada;
İyidir.
İnsan evladını dinç tutar, o içinde bulunduğun kötü ruh halinden alıp çıkarıverir.
O yüzden; deli gibi bir yerlere yetişmeye çalışırken, bu dünyanın bitmeyecek işlerini bitireceğini sanırken, koştururken, kendini hırpalarken, kendini suçlarken, başkalarını suçlarken, kalbin çok kırılmışken, bedenin acılar içindeyken, bir insana veya bir eşyaya aşırı anlamlar yüklemişken, umudun kalmamışken, yorulmuşken, kaybetmişken, birinin gözlerine içine bakarken, birine öfkeliyken, bedeninle ruhun aynı hizada değilken;
GEÇİCİLİĞİ HATIRLA…