ABD Federal Ticaret Komisyonu’nun (FTC) yayımladığı yeni bir rapor, çevrim içi alışverişlerde tüketicilerin kişisel verilerinin yalnızca reklam hedeflemelerinde değil, aynı zamanda fiyatların belirlenmesinde de kullanıldığını ortaya koydu. Bu durum, internet alışverişlerinde güvenlik risklerinin yanı sıra yeni bir tehdidin daha gündeme gelmesine neden oldu.

FİYATLAR KİŞİYE GÖRE DEĞİŞİYOR
“Gözetim fiyatlandırması” olarak adlandırılan bu uygulama, tüketicilerin tarayıcı geçmişi, konum bilgileri, alışveriş alışkanlıkları ve hatta fare hareketleri gibi verilerini analiz ederek, aynı ürün için farklı tüketicilere farklı fiyatlar sunulmasına yol açıyor.
ALGORİTMİK FİYATLANDIRMA DÖNEMİ
FTC raporuna göre, perakendeciler, aracı firmalarla iş birliği yaparak fiyatlarını algoritmalar aracılığıyla dinamik bir şekilde belirliyor. Bu sistem, bir ürünün fiyatını sabit bir özellik olmaktan çıkarıp, tüketiciye bağlı bir değişken haline getiriyor. Raporda, bir ürünün fiyatının, tüketicinin davranışları, alışveriş zamanı, kullanılan cihaz ya da kanal gibi çeşitli faktörlere göre değişiklik gösterebileceği belirtiliyor.

KİŞİSEL VERİLERİN FİYATLAMADAKİ ROLÜ
Örneğin, yeni ebeveyn olarak profillendirilen bir tüketiciye, bebek ürünlerinin daha pahalı seçenekleri gösterilebilirken, kozmetik ürünlerinde ise tüketicilerin cilt tipi ve tonu gibi ayrıntılı bilgiler kullanılarak farklı promosyonlar sunulabiliyor. Eski FTC Başkanı Lina M. Khan, gözetim fiyatlandırması uygulamalarının tüketiciler üzerindeki etkilerinin araştırılmaya devam edilmesi gerektiğini belirtti.
Khan, “Amerikalılar, ödedikleri fiyatların nasıl belirlendiğini ve firmaların aynı ürün veya hizmet için farklı kişilerden farklı ücret talep edip etmediğini bilme hakkına sahiptir” dedi. FTC, bu uygulamanın tüketiciler üzerinde yarattığı etkilerin yanı sıra, rakip firmalara haksız avantaj sağlayıp sağlamadığına dair iş dünyasından görüşler talep ediyor. Şu an için bu sistemin Türkiye’de uygulanıp uygulanmadığına dair bir bilgi bulunmuyor.