Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Stoma ile yaşamak

Yazının başlığı konusunda eminim

Yazının başlığı konusunda eminim ki çoğunuzun bir fikri yok.

Benim de bundan 4 ay önceye kadar hiçbir fikrim yoktu.

Ama oldu…

Hayat böyle bir şey zaten, hiç bilmediğiniz, belki duymadığınız, duyup da arkanızı döndüğünüzde unuttuğunuz , belki umursamadığınız, hayatta hiç haberdar olmadığınız, belki duyup da acıdığınız mevzuların durumların ortasında bir gün pat diye kendinizi buluvermeniz.

Stomayı halk arasında çoğumuz bilmeyiz belki, kendi ya da yakınında bu durumu yaşayan yoksa bilmez doğal olarak…

Stoma, ostomi de deniyor tıp dilinde, vücudun belli bir organının veya bir bölümünün dış yüzeye çıkarılması, ameliyatla tabi.

Yaşadığım hastalık ve ameliyat  sürecinin sonucunda 4 aydır  stoma ile yaşıyorum. Hepimizin anlayacağı şekliyle söyleyeyim, kalın bağırsağımın bir kısmı dışarıda ( kolostomi ile) hayatımı devam ettiriyorum.

Böyle yazınca insanın içi bir fena olmuyor değil hani.  Uzaktan öyle de, yaşayınca alışıyor ve normalleşiyor.

Yoğun bakımda uyandırıldığımda sol tarafımda karnımın üzerinde bir torba ile uyandım.

Sevgili Ömür Ablacım, Ömür Kahraman “Torbayla Yaşamak” diye kitap yazmış, çok da güzel yapmış bence, hayatındaki bu süreçleri anlatmış, çevrenizde kısaca torba ( kolostomi veya ileostomi)  diyeyim ben, torba ile yaşamaya başlayan bir yakınınız varsa bu kitabı okutun ki, kafasında kaygıları varsa onlardan arınsın.

Sevgili Ömür Abla kitabında hastalık süreciyle beraber stoma sı olduktan sonraki adaptasyon sürecini, zorluklarını, hayatına psikolojik etkilerini çok açıklığı ve samimiyetiyle anlatmış.

Elbette herkesin yaşadığı fiziksel ve psikolojik süreçler aynı olmaz, olamaz.

Bu yazıyı şunun için yazmak istedim. Pek çok hastalık sonucunda stoma ile geçici ya da ömür boyu yaşama durumda olan insanlara bu durumu kolaylıkla normalleştirmeleri,  adapte olmaları, hasta yakınları için de geçerli bu durum elbette,  rutin hayatlarına kolaylıkla dönmeleri için katkı olsun diye yazmak istedim.

Çünkü şunu çok duydum, torbayla yaşamaya başladıktan sonra sosyal hayattan kopan, içine kapanan, kaygı bozukluğu yaşayan, ağır depresyona giren, kendini yalnız hisseden, utanan pek çok insan var, olacaktır da…

Hastanelerin genel cerrahi bölümlerinde yatan hastalarının bir kısmının stomaları var çünkü. Hastanede yatarken çok gördüm.

Bu konuları insanlar konuşmaktan kaçıyor ya da saklıyor, utanıyor, çekiniyor.

İnsanın sağlığıyla ilgili durumlarda elbette düştüğü moralinin bozulduğu zamanlar oluyor, ama burada takılı kalmak yorucu olan.

Ben bu konudaki kendi sürecimden bahsetmek istiyorum, stoma ile yaşayanlara, yaşamaya başlayanlara ışık tutsun diye.

Benim yaşadığım hastalık sürecinin sonucunda; hayatta kalmamın tek koşulu stoma ile yaşamamdı. Ben gözümü açıp torbayı daha doğrusu torbanın içindeki bağırsağımın küçük bir kısmını gördüğüm an itibarı ile şaşkındım. Yakın çevremde olmamakla beraber, bir tanıdığımızın annesinin torbayla yaşadığını biliyordum öncesinde, o kadar.

O zaman düşününce o teyze için üzülmüştüm açıkçası, ne zor bir durum demiştim içimden…

İnsan evladı her koşula adapte olabilecek muhteşem bir varlık aslında. Sadece biraz sorgulamayı bırakıp akışa bırakırsa kendini.

Böyle zor süreçlerde sorgulama mevzularının sonu olmaz çünkü, hangimiz elimizden geleni yapıp geri kalanına müdahale edemediğimizde sonucu değiştirebiliyoruz?

Hangimizin böyle bir gücü var?

En büyük güç şu ; adapte olabilme gücü…

İçinde bulunduğunuz durum her neyse, süreci kolaylaştırabilecek tek şey bu…

İnsanlar haliyle merak ediyor iyileşme sürecimi, sorduğunda konuştuğumuzda, torbayla yaşadığımı öğrendiklerinde, bazen gözlerindeki tedirginliği, acıma duygusunu, kaygıyı, o anlık empatlığın arkasındaki unutma isteğini gördüm, görüyorum, o kadar normal ki…

İnsan bilmediği, tecrübe etmediği şey den korkuyor ya da o konuda önyargıları oluyor.

Torbayla bir süre yaşamaya devam edeceğimi öğrendiğimde;  bilmediğim için açıkçası nasıl olacak diye merak ediyordum, ama  kaygılıydım diyemem, hayatta olduğum için mutluydum çünkü.

İlk başlarda torbanın değiştirilmesi, teknik detaylar konusunda bana destek olan aile bireyleri benden daha çok kaygılıydı, yanlış bir şey yapmayalım, hijyen vs konularında. Zamanla hepsi birer uzman oldu diyebilirim, özellikle hayat arkadaşım… Konuyla ilgili benden daha çok bilgiye sahip.

İnsanın bedeninde doğduğu an itibarı ile olması gerektiği yerde ve olması gerektiği gibi çalışan bir organının, belli bir yaştan sonra farklı yerde  farklı şekilde çalışıyor olması elbette zamanla alışılacak bir süreç, kabul.

Ama dünyanın sonu değil.

Türkiye’de yaklaşık 20 bin kişinin stoma ile yaşadığını biliyorum. Amerika’da bu sayı yaklaşım 750 bin civarlarında. Dünya ölçeğinde azımsanmayacak sayılar.

Benimle benzer durumda yakınlarınız varsa psikolojik olarak destek olmanız ve bu durumu normalleştirilmesine, adapte olmasına destek olmanız çok kıymetli. Gerekiyorsa psikolojik destek alması konusunda ikna etmeniz…

Konuyla ilgili son cümle ve gidiyorum; ( Eşim ben  her söylediğimde deli olduğumu düşünüyor); torbayı değiştirirken bağırsağımı her gördüğümde  minnetle, içten  “bağırsağım seni çok seviyorum, iyi ki varsın. Seni bu hayatta dünya gözüyle gördüm, şanslıyım” diyorum, bu hislerimde ciddiyim ama deli değilim 😊

Tüm organlarınızı ve kendinizi sevmeniz dileğiyle…

Keyifli ve sağlıklı ramazanlar…