Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Şam.. Gazze’ye Açılan Kapı!

Suriye’nin gerçek sahipleri, 61

Suriye’nin gerçek sahipleri, 61 yıldır devam eden, tarihin kaydettiği en müstebit, en zalim, en korkunç suçların faili bir rejimi 12 günlük bir devrim süreci ile tarihe süpürdü..

Akidemizi paylaştığımız ehli sünnet müslümanların sevinci sevincimiz, hüznü hüznümüzdür.. Mevzulara genel yaklaşımımız bu..

Dünya üzerinde ki ekser müslümanların bu mevzuya dair mutluluğuna, sevincine katılıyoruz..

Bölgeye, mevzuya, dünya siyasetine, uzmanlık gerektiren, alanımız olmayan konularda kesin hükümler verip, olumsuz yargılarda bulunmak süreci baltalamak olur..

Zalim Esed iktidarını deviren ve Suriye’de yeni bir döneme kapı aralayan muhaliflere; İsrail ve Abd güdümünde bir oluşum demek, kesin yargılarda bulunmak, hele yapılan tahlillerde ülkemizin etkisini gözardı etmek bundan hiç söz etmemek yanlış olur..

Kendi ülkelerinde neredeyse bir asırdır toplu katliamlara, hapislere, tecavüzlere, dini ve etnik asimilasyonlara, sürgünlere maruz kalan Suriye’nin gerçek sahipleri, dindaşları olan hiçbir devletin Türkiye dahil “açık desteğini” almadan böyle bir başarıya ulaşmalarını “bunlar ABD ve İsrail güdümünde” diyerek baltalamanın bizim tavrımız olmaması gerektiğini düşünüyorum..

Şek, şüphe ile zail olmaz diye bir kaidemiz var bizim..

Bugün başarıya ulaşan Suriye’nin evlatlarının kimin güdümünde olduğunu tam olarak bilemiyoruz fakat esedin kafir Rusya ve şii rafızi İran’ın güdümünde olduğu konusunda hiç kimsenin en ufak bir şüphesi yok..

Neticede her hâl û kârda en azından yeni durumun önceki durumdan daha kötü ol(a) mayacağı ortada..

İslam aleminin birlik ve beraberliğe ihtiyacı her zamankinden daha çok.. Osmanlı sonrasında Müslümanlar açısından bu kadar büyük bir galibiyet, ümmetin tamamını bu kadar sevindiren en önemli hadiselerden biri Suriye devrimi diyebiliriz.. Müslümanların heyecan ile mutluluklarını izhar etmesinin bir sebebi de bu..

Yanılıp algılara kurban olanlar bir tarafa, diğer yandan algıların faili olan etki ajanlarına da anlayacakları dilden cevap vermek hem devletin hem vatandaşın görevi..

Şianın yayılmacı politikasına ideolojik gayeler veya sadece maddi menfaat sağlamak için destek olanların Tahran veya Moskova ile gayri meşru ilişkileri varsa tespit edilip bu hassas sürece olumsuz etkileri önlenmeli, vatandaş da bu yeni süreci kötüleme gayesiyle konuşanların esas niyetlerini dikkatle sorgulamalı ve ellerinde ki bilgi, belge ve görsellerin doğruluğu teyit edilme yoluna gitmelidir..

İslam aleminin heyecana gelmesinin bir sebebi de şu ki; tarihte her seferinde Şam fethi Kudüs fethine kapı araladı..

Hz Ömer dönemi Şam fethi sonrası 637 yılı Kudüs fethi..

Selahaddin Eyyubi dönemi  Şam fethi sonrası 1187 yılı Kudüs fethi..

Son rakamı 7’ye denk gelen bu tarihlerin verdiği ilham ile 2027 yılı da yeni bir Kudüs fethine kapı aralar niyazı ile..

Allah, davasını payidar etme gayesinde ki müslümanlara birlik dirlik ihsan eylesin.. her türlü kötülüklerden muhafaza eylesin..