Bir insan, bir siyasetçi, bir başkan ve hele ki bir hukukçu nasıl göz göre göre yalan söyleyebilir? Hiç mi aklına gelmez yalanın bir gün ortaya çıkacağı? Ya etrafındakiler yalancı, yanlış yönlendiriyor ya da gerçekten aklını yitirmiş olmalı. Son günlerde yaşananlar, bu soruları daha da derinleştiriyor. Yandaş ve yalancı ilan edilmek, bir gazetecinin karşılaştığı zorluklardan sadece biri. Ancak gerçekleri dile getirmek, her zaman cesaret gerektirir.
İzmit Belediyesi’nde İşten Çıkarma ve Tazminat Mücadelesi
31 Mart Yerel Seçimleri’nin ardından İzmit Belediyesi’nin CHP’ye geçmesiyle birlikte işten çıkarmaların ardı arkası kesilmedi. Ancak bu işten çıkarılan işçiler, mahkeme kararıyla geri döndü. Bunlardan biri de 2014 yılında İnşaat Ustası olarak İzmit Belediyesi Fen İşleri’nde çalışmaya başlayan Osman Gegin’dir. 6 yıl boyunca İzmit Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü’nde usta olarak görev yapan Gegin, önce Temizlik İşleri Müdürlüğü’ne gönderildi, ardından ustalık vasfı elinden alındı ve vasıfsız bir işçi haline getirildi. Nihayetinde, 31 Ekim 2020 tarihinde işten çıkarıldı.
Osman Gegin, İzmit Belediyesi’nden alacağı tazminatı tahsil edemedi. “Eğer beni işten atmasaydı, 9 ay sonra emekli olacaktım” diyerek yaşadığı mağduriyeti dile getirirken, uzun zamandır sürdürdüğü tazminat mücadelesinin sonuç vermemesi ise durumu daha da zorlaştırıyor.
Başkan Hürriyet’in Açıklamaları ve Gegin’in Tepkisi
Bütçe fazlası vermekle övünen Başkan Fatma Kaplan Hürriyet’in açıklamaları, Gegin’i çileden çıkarttı. Gegin, Hürriyet’e seslenerek “İşçi kızıyım” diyerek acındırma yapıyordu ama işçinin hakkını vermekten aciz bir başkan, şimdi çıkıp diğer belediyelere bütçe dersi veriyor” dedi. Bu sözler, sadece bir işçinin yaşadığı adaletsizliği değil, aynı zamanda sistemin ne denli çarpık olduğunu da gözler önüne seriyor.
Gegin’in bu açıklamaları sonrası, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, sosyal medya üzerinden iftira ve yalana başvurdu. Hürriyet, Gegin’in kıdem tazminatının ödendiğini iddia etti. Ancak gerçekler farklıydı. Gegin, gazetemize yaptığı son açıklamada kendisine alenen iftira atıldığını belirtti. Davasının hala devam ettiğini vurgulayan Gegin, Hürriyet’e ah etti: “Benim yaşadıklarımı yaşamadan ölme.” Gegin, görüşülecek olan davaya Fatma Kaplan Hürriyet’i de davet etti.
Sonuç Olarak
Bu olay, sadece bireysel bir mağduriyet değil, aynı zamanda toplumun genelindeki adalet arayışının bir yansımasıdır. Gerçekler, bir gün mutlaka ortaya çıkar. Ancak bu süreçte yaşananlar, birçok insanın hayatına dokunmakta ve adaletin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Osman Gegin gibi işçilerin haklarını arayışları, sadece kendi hakları için değil, tüm işçi sınıfı için bir mücadele alanıdır. Bu nedenle, yaşananların takipçisi olmak ve gerçekleri dile getirmek, hepimizin sorumluluğudur.